Sosyal Medya

Makale

AfrikaÂ’ya giden yol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yine Afrika seyahatindeydi.

Bu seferki durakları Sudan, Çad ve Tunus’tu.

Basına bakıyorum; “Afrika’da ne iÅŸimiz var?” diyen kalmamış pek.

ErdoÄŸan 2005’te –baÅŸbakanken- Etiyopya’ya gittiÄŸinde öyle diyenler çok olmuÅŸtu.

AK Parti iktidarının Afrika Açılımına dudak bükmek modaydı.

O moda geçti, elhamdülillah.

***

Åžimdilerde, Ahmet DavutoÄŸlu’nun Stratejik Derinlik’ine dudak bükmek moda.

Ä°lginçtir; Stratejik Derinlik’i “stratejik çukur” diye aÅŸağılayan kimi kardeÅŸlerimiz, DavutoÄŸlu’nun bu kitapta vazettiÄŸi ve bürokrat-siyasetçi olarak pratikte de öncülüğünü yaptığı bazı politikaların günümüzdeki tatbikatını -mesela ErdoÄŸan’ın son Afrika seyahatini- hararetle alkışlayabiliyorlar.

Veya: DavutoÄŸlu’nun bu kitapta vazettiÄŸi ve bürokrat-siyasetçi olarak pratikte de öncülüğünü yaptığı bazı politikaların günümüzdeki tatbikatını -mesela ErdoÄŸan’ın son Afrika seyahatini- hararetle alkışlayan kimi kardeÅŸlerimiz, Stratejik Derinlik’i “stratejik çukur” diye aÅŸağılayabiliyorlar.

Belli ki bu kitabı hiç okumadılar.

Belki kitabın arka kapağını bile okumadılar.

Okusalar bile anlamazlar belki de.

Neyse…

Stratejik Derinlik’teki Afrika bahsinde şöyle diyor DavutoÄŸlu:

“Türkiye’nin dış politikasında en ciddi ihmale uÄŸramış kıta baÄŸlantısı Afrika’dır. (…) Nasıl ki Afrika ile hiç bir doÄŸrudan baÄŸlantısı olmayan Japonya’nın küresel ekonomik etkinliÄŸinde Afrika pazarının da ciddi bir payı olmuÅŸsa, küresel etkinliÄŸini artırma hedefini gözetecek bir Türkiye’nin de uluslararası ekonomi-politik rekabetteki önemli havzaları yakından takip etmesi gerekmektedir. Ä°lk safhada özellikle kültürel ve ekonomik alanda yoÄŸunlaÅŸacak yeni bir Afrika açılımı için herÅŸeyden önce dış politika yapım psikolojisinde bir yenilenme yaÅŸanmak zorundadır.” (Ahmet DavutoÄŸlu, STRATEJÄ°K DERÄ°NLÄ°K / Küre Yayınları, 2001)

***

Bu vesileyle merhum Fethi Gemuhluoğlu ağabeyimizi de analım.

Fethi AÄŸabey, daha 1950’li yıllarda, Arapgir Postası’ndaki baÅŸyazılarında, Türkiye’nin Afrika ülkeleri ile safları sıklaÅŸtırması gerektiÄŸini ısrarla vurguluyor, “Tunus ve Türkiye, Cezayir ve Türkiye, Gana ve Türkiye, Sudan ve Türkiye arasında hayırlı ve mes’ut inkiÅŸaflar beklediÄŸimizi belirtmek vazifemizdir” diyordu.

Nuri Pakdil ustamızı da analım bu vesileyle.

Bundan 45 sene evvel, Batı Notları’nda şöyle yazmış Pakdil Usta:

“Peygamber’in yanında, onun buyruÄŸuna uygun olarak, Tanrı öğretisinin bildirisi ezanı, ilk kez okuyan, Afrikalı Bilâl deÄŸil midir? Peygamber’in bu seçiminde, ezanı alenî olarak ilk kez bir Afrikalı müslümana okutuÅŸunda, müslümanlar için, Afrika’ya bir iÅŸaret, ‘Afrika’ya dikkat ediniz!’ bilgeliÄŸi yok mudur? Bunları çok duygusal da bulsanız, Peygamber’in Afrika’ya verdiÄŸi önem büyük olmuÅŸtur. Ayrıca HabeÅŸistan’a elçi de göndermiÅŸti Peygamber. Bu somut gerçeÄŸi unutabilir miyiz? / Kaldı ki, Kuzey Afrika ülkeleri, bu çağın baÅŸlarına deÄŸin Büyük Osmanlı Devletinin toprakları içindeydi. Bu, düş deÄŸildi; gerçekti. Ä°nançlarımız bugün de aynıdır onlarla. / Müslümanlığı seçmekte olan öbür uluslarla da, müslüman olmasalar bile Batı sömürgeciliÄŸine karşı bağımsızlık savaşı veren uluslarla da, sıkı iliÅŸkiler kurmalıyız. (...) ÇaÄŸ bizi, birlik olmaya çağırıyor. ÇaÄŸ kültür giriÅŸimleri yapmaya, tarihsel çizgide kiÅŸiliÄŸimizi bulmaya bizi zorluyor. Dinlemeliyiz çağın buyruÄŸunu. Çağın devleti olmak isteyen, çağın buyruÄŸunu mutlaka dinler. (Nuri Pakdil, BATI NOTLARI / Edebiyat Dergisi Yayınları, 1972 / 1997)

***

Dün bunlar ‘fantezi’ sayılıyordu.

GemuhluoÄŸlu, Pakdil, DavutoÄŸlu ‘romantik’ti, ‘hayalci’ydi.

Bugün ise onların çizdiği Afrika perspektifi ülkemiz dış politikasının olmazsa olmazlarından.

Nereden nereye geldik…

Ä°yi ki geldik.

Şükür ki geldik.

***

Cumhurbaşkanımızın Sudan-Çad-Tunus seyahati hayırlara vesile olur inşaallah.

kaynak: Karar

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.